Şampiyona tarihine damga vuran 7 büyüleyici final

Şampiyona tarihine damga vuran 7 büyüleyici final
Fransa ile Portekiz arasındaki karşılaşmayla 13. kez Avrupa Şampiyonası finaline şahitlik edeceğiz. İşte geride kalan 12 finalden hiç unutulmayan 7 tanesi:


1960 Sovyetler Birliği - Yugoslavya




Tarihin ilk Avrupa Şampiyonası finali olmasının yanısıra efsanevi kaleci Lev Yashin'in kazandığı tek büyük kupa olması açısından da unutulmaz bir maç. Paris'teki maçta dünya futbolunun gördüğü en büyük kaleci Yashin'in muhteşem performansıyla maçı uzatmaya götüren Sovyetler, 2-1 kazanarak tek kupalarına uzandı. Büyük efsane Yashin de kariyerini kupasız kapatmamış oldu.   

1976 Çekoslovakya - Batı Almanya



Bu final 'risk nedir?' sorusunun karşılığı olarak tarihe geçen bir harekete sahne olmasıyla hafızalarımıza kazındı. 2-2 biten maç penaltılara gitmiş, Almanlar 4. penaltıyı Hoeness ile değerlendirememişti. Son penaltıda topun başına geçen Panenka, dönemin en iyi kalecisi karşısında o güne kadar hiç denenmemiş bir teknikle penaltı kullandı ki; başta Sepp Meier olmak üzere herkes şaşkındı. Futbol tarihinin en büyük riskini alan Panenka, karşılığını da hem ülkesine tek kupayı kazandırıp, hem de tarihe 'Panenka penaltısı'nı kazandırarak aldı.

1984 Fransa - İspanya



Fransa'daki 2. finali unutulmaz kılan Platini-Arconado ikilisiydi. Turnuvanın yıldızlarından İspanya'nın kalecisi Arconado, müthiş kurtarışlar yaptığı finalde Platini'nin serbest vuruşunda öyle bir hata yaptı ki, hem artık jeneriklere girdi, hem de kupayı rakibine hediye etmiş oldu. Böylece dönemin en iyi futbolcusu Platini de Fransa'yla kariyerinin tek kupasına uzanıp 1982'deki Almanya faciasını unutturdu.   

1988 Hollanda-Sovyetler Birliği



Almanya'daki turnuva, herhangi bir maçla değil, sadece finale atılan tek bir golle hatırlanacak. Hollanda ile Sovyetler Birliği arasındaki finalde van Basten'in Dassaev'e attığı muhteşem gol Hollanda'ya tek kupasını getirirken, Rinus Michels'in Total Futbol'unu onurlandırdı. O gol o kadar muhteşemdi ki; 28 yıldır ceza sahasının sağ köşesinden yapılan her vuruşta aklımıza 25 Haziran 1988'de Münih Olimpiyat Stadı'ndaki o an geliyor!..

1992 Danimarka - Almanya



2000'lerde gerçekleşen her sürprizde hatırlanan turnuvanın finali. İsveç'teki turnuvaya katılma hakkını Yugoslavya'ya kaptıran Danimarka, UEFA'nın son anda aldığı kararla, bölünen Yugoslavya yerine kupaya çağrıldı. Oyuncular tatilerini kesip kampa girdi ve yarı finalde son şampiyon Hollanda'yı yenerek finale yükselmişti. Finalde de son Dünya şampiyonu Almanya'yı yenen Vikingler, futbolda peri masalı yazmak isteyenler ilham kaynağı oldu.  

1996 Almanya - Çek Cumhuryeti




Altın Gol kuralının ilk kez uygulanmaya başladığı turnuvada; yeni kuralın ilk kez finalde tecrübe edilmesi finali unutulmaz kılan faktörlerin başında geliyor. Çekler, muazzam bir performans sergiledikleri turnuvanın finalini kazanmak üzereydi ki; Bierhoff önce maçı uzatmaya götürdü, ardından da futboldaki ilk altın golle bir peri masalına daha izin vermedi.

2004 Portekiz - Yunanistan



Tarihin en kötü turnuvalarından biri olan 2004 Avrupa Şampiyonası'na bu unvanı getiren takımların başında gelen Yunanistan, sadece defans yaparak neler başarılabileceğini herkese gösterdi. Futbolseverlere eziyet olan 1-0'lık galibiyetle finale gelen Yunanlar, ev sahibini de 1-0 yenip şampiyon olmuştu. Ancak Yunanistan, sonraki takımlara ilham olmanın çok uzağındaki bir takım oarak tarihe adını yazdırdı.